Orta Asya’daki Türkleri ve oradan gelen atalarımızın izlerini takip etmeye çalışan iki gayretli insan, Hasan Yılmaz ve Nihat Kaşıkçı; 29 Mayıs 1998 tarihinde Ankara’dan başlayarak Çin sınırındaki Tanrı Dağları’na varacak olan keyifli lakin zorlu bir yolculuğa çıkıyorlar. Yol onları İran, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan’a götürüyor; bu iki gezgin ise yola revan olarak soydaşlarını tanıma arzusuyla yanıp tutuşan nice insanın hayallerini gerçekleştiriyorlar.
Okurlarını; Kırgız çadırında bir ak sakallının misafiri olup içtikleri kımızın tadına, Türklerin tarih sahnesinde ilk defa görüldüğü yerlerden biri olan efsanevi Tanrı Dağları’nın zirvesinde esen rüzgârlara, Talas Savaşı’nın yapıldığı nehrin kıyısında çekilen keyifli bir uykuya ortak ediyorlar. Lakin bunları yaparken geçmişten günümüze değin öne sürülen süslenmiş görüntülerin perdelerini aralıyorlar ve Orta Asya’nın saklı kalmış tüm gerçeklerini, bizzat deneyimledikleri zorluklarla ve verdikleri mücadelelerle gözler önüne seriyorlar.
Hasan Yılmaz ve Nihat Kaşıkçı; Göç Yollarında adlı eserlerinde okurlarına, katettikleri mesafelerin tozuna toprağına bulandıktan sonra yolun sonundaki manzaraların keyfini sürme imkânı sunuyorlar.
Elinizde bulunan bu kitabı okuduktan sonra, kafanızda bugüne kadar oluşmuş bulunan “Orta Asya ve Türk dünyası imajı” konusunda bir tereddüde düşebilirsiniz.