Çocuklar, sevgiyle güzelleşir ve huzur bulurlar; çünkü sevgi, onlar için güvenle eşdeğerdir. Ancak, kendi küçük dünyalarında sevilmenin yanında anlaşılmak da isterler. Anlaşılmanın ilk koşulu ise anlamaktır. Bu yüzden çocuklar sıkça soru sorar ve bu sorulara büyüklerinden samimi cevaplar beklerler.
Sevilmenin huzurunu ve anlaşılmanın rahatlığını yaşayan bir çocuk, önce kendine güvenmeyi öğrenir. Ardından ebeveynlerine, öğretmenine, arkadaşlarına ve dolayısıyla hayata güven duyar. Bu güvenle, kendi hayat serüvenini korkusuzca yaşamaya başlar. Hatta, kendi hikayesinin başkahramanı olur. Bu yolculukta motivasyon gücünü bilgiden ve sakinlikten almalıdır. Cesaret ise, çoktan sırt çantasındaki yerini almıştır.