Güzelliğin tehlike, genç kız olmanın suç sayıldığı bir yer. Anneler, kartelin eline geçmesinden korktukları kızlarını oğlan çocuğu gibi giydirir, onları ellerinden geldiğince çirkinleştirir. Uyuşturucu baronlarına ait siyah arazi araçları köye indiğinde kızlar toprağın altına gömülür, hayaller tehlike geçene değin ertelenir. Burada toprak hem ölülere hem de dirilere gebedir ve kadınlar, hayatta kalmak için gölgelere karışmayı öğrenir.
Adını babasının annesine ihanetinden alan Ladydi Garcia Martínez, işte bu tekinsiz topraklarda doğar ve büyür. O da diğerleri gibi saklanmayı, görünmez olmayı ve kendi dayanışma ağlarını kurmayı öğrenir.
Jennifer Clement, PEN/Faulkner Ödülü’ne aday olan bu sarsıcı ve güzel romanda Meksika’da kadınları, kayıplara karışanları ve kaybedecek pek bir şeyi olmayanları anlatıyor. Akrepler ve akbabalarla, erkekler ve erkek şiddetiyle boğucu bir dünyanın sınırlarını kadın sözleri, kadın sesleriyle genişletiyor.
Kadınlar Ormanı bittiği yerde başlayan, farklı coğrafyalarda benzer zorluklarla mücadele eden kadınları birbirine bağlayan ve karanlıkların içinde ışıl ışıl parlayan bir roman.
Kadınların direncine dair ilham verici bir hikâye. – Psychologies
Kadınlar Ormanı sanki gizli bir dildeki bir rüyadan tercüme edilmiş gibi… Büyüleyici, hatta çılgınca cezbedici. –The New York Times Book Review
Güzel ve yürek burkan bir roman… İnsan yaşamı ile nesneler dünyası arasındaki keskin gözlemler, hikâye boyunca süregelen bir motif oluşturuyor. (...) Öylesine etkileyici ki elden bırakılmayacak, güçlü bir okuma deneyimi sunuyor. — Wall Street Journal
Yazar, imgeleriyle herkesin mutlaka duyduğu ama çok az kişinin cesaret edip üzerine gidebileceği sarsıcı bir gerçeği yeniden kuran güçlü bir anlatı inşa ediyor. — El Paso Times