Ruhum Bir Bukalemun, samimi itiraflar ve iç hesaplaşmalarla örülü ‘duygu durum dökümleri’nden oluşuyor. Yer yer argo diliyle şekillenen bu ruhsal gelgitler, isyankâr bir gencin kader notları aynı zamanda. Hayatla ve dünya ile uyumsuz ‘mutsuz bir bilincin’ yansımaları olan bu metinlerin öne çıkan en belirgin özelliği, apaçıklığı, numara yapmaması, hasbiliği, gösterişten ve maske takmaktan olabildiğince uzak, ne ise o olarak konuşan, anlatan ‘sayrıl bir dili’ okuyucuya deklare ediyor. Dünyaya ve dünya içre kişilere de nanik yapmaktan muzip bir haz duyan Kutsal Yazaroğlu için yazma eylemi, bir nevi sarsmak, hırpalamak ve intikam almaktır diyebiliriz.
Ruhun fiyakasıyla acı çeken Kutsal Yazaroğlu bir anlamda bu kitap aracılığıyla dünyanın kötülüğüne kötülükle yanıt veriyor, dünya ise onun ruhuna dek dokunduğu-müdahale ettiği için Yazar, yazma edimini sizden, bizden, herkesten, konformist yaşamları içinde devinip durmaktan kösnül bir rahatlık duyan insanlardan da öç almayı bir yazınsal görev biliyor.
Kutsal Yazaroğlu sanki ‘acılar bizi olgunlaştırmayacaksa çekiver kuyruğunu gitsin’ der gibidir.
Biz de diyoruz ki;
Don’t be afraid
Ya da
Üzerine üzerine git, bu bed ve berbat dünyanın…’