Günümüz İslâm dünyasında Osmanlı âlimleri, ilmî şahsiyet ve görüşleriyle çok fazla tanınmamaktadır. Eserimizin amacı, 15. yy’da yaşamış, zamanının büyük İslâm hukukçusu ve devlet adamı Molla Hüsrev (ö. 885/1480)’in hayatını, çevresini ve ilmî kimliğini daha kapsamlı tanıtmaktır. Molla Hüsrev, Osmanlı’nın altın çağı (1453-1603)’nın ilk dönemlerinde birçok görev üstlenmiş bir âlimdir. Özellikle de II. Murad ve Fatih Sultan Mehmed’in iktidarları döneminde etkin makamlarda yer almıştır. O, Anadolu’da doğmuş, tahsilini tamamlamış ve orada ilk çalışmaları sürdürmüştür. Bu döneme kadar Osmanlı âlimleri, Mısır, Halep, Bağdat, Şam ve Diyar-ı Acem’de İslâmî ilimleri tahsil etmekteydiler. Fatih Sultan Mehmed, ilim hayatında önemli adımlar atarak ve yenilikler getirerek İstanbul’u da ilim merkezi haline dönüştürmüştür.
Molla Hüsrev, Anadolu’da yetişen bir âlim olarak tefsir, fıkıh, fıkıh usûlü, âdâb, kelam, mantık ve belâgat gibi ilimlerde söz sahibi olmuş, özgün fikirler üretmiş ve ilmî şahsiyetiyle temayüz etmiştir. Eserleri, asırlarca Osmanlı medreselerinde ders kitabı olarak okutulmuştur. Bundan dolayı eserlerine o dönemlerin ilmî geleneği çerçevesinde birçok hâşiye, şerh yazılmıştır.
Şeyhülislâm Molla Hüsrev Hayatı ve İlmî Şahsiyeti tahlîk ve ihtisar yazılmıştır. Osmanlı ilmiye teşkilatının her kademesinde görev almış, müderrislik, kadılık, kazaskerlik ve şeyhülislâmlık yapmıştır. Fıkıh görüş ve fetvalarıyla Osmanlı hukuk sisteminin oluşumunda büyük katkıları olmuştur. Medreselerin (üniversitelerin) teşekkülünde ve ilmî açılımda önemli görevler üstlenmiştir. Kendi fıkhî görüşleriyle zamanındaki âlimlerle de birçok münazaraları olmuş, bunlara karşı risâleler kaleme almıştır. Böylece bizler, onu özgün bir ilim adamı olarak tanıma fırsatını elde etmiş olacağız.