Bozcaada... Ege’nin ortasında, rüzgârın tuza, taşın anılara karıştığı o büyülü ada. Her köşe başında başka bir hikâye fısıldanır kulağınıza. Yüzyılların izini taşıyan meydanlar, çocukluğunuzun saklandığı taş evler, hatıralarınızda yaşayan anıt ağaçlar ve sınırları denizle çizilmiş koylar... Bu kitap, sadece anlatılanları değil, bugüne dek kimsenin dillendirmediklerini, adanın saklı kültürünü, adetlerini ve geçmişten bugüne uzanan ritüellerini gün yüzüne çıkarıyor. Okudukça sandığınızdan fazlasını bulacak, bildiğinizden çok daha fazlasını hissedeceksiniz. Taş deyip geçmeyecek, her bir mekânın ardındaki yaşanmışlıklara dokunacaksınız. Rüzgârın gölgesindeki adanın, insanıyla, doğasıyla, unutulmaya yüz tutan mirasıyla yeniden tanışmaya ve anılarınıza yeni anlamlar katmasına hazır olun. Kaybettiğimiz değerleri okurken, unuttuğunuz hatıralar için belki kendinize kızacaksınız. Çünkü Bozcaada, anlatıldıkça çoğalır; saklı kalanlar ise sizi bekler. Bu sayfalarda anlatılmayanı arayanlar için, bir yolculuk başlıyor…