Derinlerimde yaşanan keşmekeşlerin durumunu benden önce başkalarının sezmesini isterdim. Minimal düzeyde de olsa hak ettiğim sevgiyi oluşturan yapı taşlarının türlerinden birisinin; sevgiyle yeşerttiğin, büyüttüğün kalpte geçirilen ayazları fark etmek olmasını isterdim. Yani hiç değilse insanın gözlerinin sessizliğe dalmasını, suskunluğu yüzünden, nemden rutubet olmuş bir vücuttan fark edebilirdiniz diye çevreye haykırmak istiyordum. Tek kelime ile tanımlamak gerekirse anlaşılmak istiyordum. Fakat kapı arkasından binlerce kez ustalıkla söylediğim yalanımı binbirinci defa yineledim: İyiyim.