Ahmet Mithat Efendinin tercüme eserlerindendir. Tüm servetini kaybetmiş asil bir ailenin iki çocuğundan biri olan delikanlı önce annesini daha sonra da babasını kaybetmesiyle küçük kız kardeşiyle hayatta yapayalnız kalmasıyla insani değerler ekseninde onuruyla verdiği hayat mücadelesinin öyküsüdür.
Akşam olmuş gün kararmıştı. Paris'in en kalabalık yerinde gezdiğim halde kötü bir tesadüften asla korkmuyordum . Elimdeki sigara boş midemi bir kat daha fenalaştırdığından onu yere attım. Bu gezinti iki üç saat kadar devam etti. Ama ne acı saatler! Medeniyetin bunca güzelliği ve parlaklığı içinde yalnız bir saldırı vardır ki vahşi âleme mahsus olan ve hiç olmaz ise oraya mahsus olması lazım gelen saldırılardandır. O ise açlıktır. Açlık bir Kaplandır ki en kalabalık caddeler üzerinde insanın gırtlağına saldırırda hiçbir kimsenin haberi bile olmaz.
